Şimdiye Dair Bir Teori

17.05 – 18.06.2017

Şimdiye Dair Bir Teori enstalasyon, video sanat, foto montaj, fotoğraf ve dijital sanat işlerini bir arada sunan, geçmişi, bugünü ve gelecek zamanı içeren bir zamansal anlatı oluşturmayı amaçlayan bir görsel sanat projesidir. Moira Ricci, Kiril Cholakov, Ergin Çavuşoğlu, Dan Tenev, Krassimir  Terziev, Bill Viola, Еrdal Inci, Valentin Stefanoff,  Berkay Tuncay ve Nina Kovacheva’nın işleri, zaman fikrini aynı anda hem hareketin hem de belleğin enerjisini içeren bir duraklama ânı ortaya çıkaracak şekilde sergiler. İmgelerin zamansal parametreleri bu hareketsizlik noktasında algılanabilir. Ve her bir imge manzaraların uyumu, geleneksel halılardaki görsel dil, aile fotoğrafları, kentsel mimari hikâyeleri, gündelik hayat ve dijital görüntü veya fotoğraf ayrıntılarından meydana gelir. Sergide yer alan işler, çelişkili bir tür mesaj yoluyla, zamanın yapısına dair genel kabulleri sorgular, izleyiciye hem aşırı dinamik toplumsal ilişkilerin hüküm sürdüğü bir dünyada hem de biyografik ve tarihi anlatıların duraklama noktalarında şimdi ve şu anda yaşamanın mahiyeti üzerine düşünmeye sevk eder.

Alman sosyolog Hartmut Rosa * çağdaş küresel durumda özde yeni olanın, süreçlerin ortaya çıkışı değil, gerçekleştirildiği hız olduğunu söyler. Çağdaş toplumlarda “Köklerini modernitede bulan toplumsal süreçlerin hızı, kritik bir eşiği aşarak biyografik ve tarihi zamanın niteliğini değişime uğratır. Böylece zamana dair bireysel ve toplumsal modeller ve zamanın görünümü, içinde bulunulan durumun ve bağlamın ışığında sürekli olarak yeniden tanımlanır”. Bu da şimdiye kadar bilinmeyen “durumsal kimlik” ve “durumsal politika” formlarının ortaya çıkışına yol açar. Rönesans dönemi koreografı Domenico da Piacenza’nın “phantasmayla dans” kavramına göre, imgenin doğası da şöyle açıklanır: “İmgeler, sade bir hareketsizlikten ya da ardından harekete dönüşten oluşmaz. Bu ikisi arasındaki gerginliğin taşındığı bir noktadan oluşur ve bu duraklama noktası hem hareketin hem de hafızanın enerjisini içerir.”

Şimdiye Dair Bir Teori’de çağdaş anlatıların tavrını doğrudan etkileyen bir unsur olarak değil, daha çok sanatın bu zamandaki rolünün değerlendirildiği felsefi bir bağlam olarak yer alır. Francis Fukuyama, kültürel eşiğine dair hiçbir fikrimizin olmadığı, geçmiş, şimdi ve gelecek arasında yeni ve makul bir ilişkinin kurulamadığı bu zamanı “tarihin sonu” olarak tanımlar. Hartmut Rosa’nın sosyolojik çalışmasında öne sürdüğü “durarak yarış” metaforu, fikirlerin oluşumundaki çıkmazı gözlerden kaçıramayan hız çılgınlığının acımasız döngüsünü somutlaştırır. Geçici olarak dayatılan bu durumun kökleri “referans noktası olarak geçmişin ve anlam yaratıcı geleceğin eşzamanlı kaybında” yatar. Bu yüzden, ne olacağı belli olmayan bir toplumsal çevreyle uyum arayışındaki insanı “durumsal” kimlik kavramıyla değerlendiren şimdiki zamanı değerlendirmek zorlaşır. Bu, geçmiş ile gelecek zamanın aşama aşama bir araya gelerek şimdiki zamanı ortadan kaldırdığı bir ortamdır.

* Social Acceleration: A New Theory of Modernity. Hartmut Rosa. Columbia University Press. July 2013.

Irina Batkova

İndirmek için tıklayın